ÇOCUKLAR VE DUYGULARI

Çocuğunuzun ağlamasına izin vermenizin yanında, korku ve kızgınlığını ifade etmesine izin vermeniz de oldukça önemlidir. Üzüntüde olduğu gibi, korku ve öfkelerin bastırılması , ileride bu acılı duyguları kontrol altına almak için uyuşturucu kullanmanın da içinde olduğu problemlere yol açabilir. Duyguları serbestçe ifade etmek, çocuğunuzun büyürken yanında taşıyacağı duygusal yükün ağırlığını azaltacaktır.

Küçük çocukların ölümü giderek daha çok fark etmeleri  ve bilgisiz olmaları yüzünden oluşan birçok korkuları bulunur. Yaygın korkular, karanlık , hayvanlar , canavarlar , banyo ve tuvalettir. Bu korkular için çok endişelenmeye gerek yoktur. Bununla birlikte bu korkulara cevap verme şekliniz, çocuğunuzun duygusal gelişimine yardımcı veya engel olan etkendir.

Çocuğunuzun korkularını sabır ve anlayışla kabul ederseniz, kendini kabullenilmiş hissedecektir. Bazı korkuların yok olacağını hatırlayarak ona bilgi verin. Çocuğunuzu dehşete düşüren bir şeyi yapması için zorlamayın fakat zararsız bir şeyden onu korumak için yolunuzu değiştirmeyin. Eğer evcil hayvanlardan korkuyorsa , bir köpeğin yanına gidip sevmesi için onu cesaretlendirin.

Çocuğunuzun kızgınlığını , özellikle de size yönelmişken , kabul etmeyi zor bulabilirisiniz. Fakat çocukların , sizinle aralarındaki bağın, kızgınlıklarından daha kuvvetli olduğunu bilmeleri çok önemlidir. Bu yüzden eğer çocuğunuz size ‘’ Senden nefret ediyorum ‘’ derse anlamalısınız ki bu muhtemelen anlık bir hayal kırıklığı hissidir. Belki de koyduğunuz çok gerekli bir sınır yüzündendir. Çocuğunuzu azarlamanıza da , esnetmenize de gerek yoktur. Çoğu ebeveynin korktuğunun aksine, çocuğunuzun öfkesini dışarı vurmasına ne kadar çok izin verirseniz, diğer insanlara karşı kırıcı olma ihtimali o kadar az olacaktır.

Eğer çocuğunuz bir öfke nöbetine kapılırsa, köpürmesine izin verin ve duygularını kabullenin. Yüksek sesle ağlama ve hıçkırma, daha sonra sert davranışları tırmandırmayacaktır. Aksine , bu şekildeki sağlıklı duygusal dışavurum yöntemi, çocuğunuzun, sakin , kibar ve işbirlikçi olmasına yardımcı olacaktır. Ancak eğer çocuklarınızın öfke nöbetleri çok sıksa, hayatındaki stres ve hayal kırıklıklarını azaltmaya çalışın.

Çocuğunuz ısırıp vuruyorsa, bunun öfkenin sağlıklı bir dışavurumu olmadığını bilmelisiniz. Olaya müdahale edip şiddeti durdururken , herkesin güvende olmasını sağlamanız gerektiğini  söylemeniz gerekecektir. Çocuğunuzu kibarca ve sevgiyle kollarınız arasında tutun ve sinirden ağlamasına izin verin. Amaç ağlamayı değil şiddeti durdurmaktır. Çocuğunuzun kendine ve başkalarına zarar vermemesi için onu tutmak cezalandırmaktan bir hayli farklıdır. Çocuğunuzu dövmeyin veya tecrit etmeyin ve şunu da unutmayın ki çocuğunuzun sevgi ve ilgiyi en az hak ettiği bu zaman, aslında sevgi ve ilgiye en muhtaç olduğu zamandır.